Gazi Mustafa Kemal Atatürk tarafından, 5 Aralık 1934 tarihinde Türk kadınına tüm dünya ülkelerinden önce seçme ve seçilme hakkı verilmesi ve Dünya Kadın Hakları Günü, düzenlenen panelle kutlandı. Manisa Büyükşehir Belediyesi ile Manisa Celal Bayar Üniversitesi Kadın ve Aile Araştırma ve Uygulama Merkezi tarafından düzenlenen panel, Prof. Ümit Doğay Arınç Kültür Merkezi’nde gerçekleştirildi.
Panele Manisa Celal Bayar Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Kıvanç Günhan, Manisa Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Daire Başkanı Fırat Özcan, Manisa Büyükşehir Belediyesi Sosyal Hizmetler Daire Başkanı Gökhan Aslan, MCBÜ Kadın ve Aile Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Doç. Dr. Ülviyye Aydın, öğretim üyeleri ve çok sayıda öğrenci katıldı.
MCBÜ İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü’nden Dr. Öğr. Üyesi Faika Çelik’in moderatörlüğünü yaptığı panele konuşmacı olarak, İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi Kadın ve Aile Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdür Yardımcısı Doç. Dr. Nilgün Nurhan Kara ve MCBÜ Fen-Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fatma Şayan Ulusan katıldı.
Prof. Dr. Fatma Şayan Ulusan, ilk kadın milletvekillerimizden Çiftçi Hatı (Satı) Çırpan hakkında bilgiler verdiği konuşmasında, “Türk kadını için Cumhuriyet öncesi ve sonrası karşılaştırıldığında, ‘haklar’ konusunda Cumhuriyetin Türk kadınına büyük bir değişme ve gelişme sağladığı görülmektedir. Cumhuriyetle birlikte Türk kadınına tanınan siyasi hakların alt yapısı, Osmanlı Devleti’nin son dönemlerinde başlayan batılılaşma hareketlerine kadar uzanmaktadır. Özellikle Tanzimat ve Meşrutiyet Dönemi, kadın hakları konusunda ilk adımların atıldığı dönem olarak karşımıza çıkmaktadır. Cumhuriyet ve bu iki dönem arasındaki büyük farkın sebebi, Atatürk’ün Türk kadınına verdiği değer ve önemdir. Atatürk, Türk kadınına her sahada gerekli yeri ve değeri sağlayabilmek için büyük bir mücadele vermiştir. Kadını erkekten ayrı tutmayan, her sahada birlikte görmek isteyen Atatürk, hitaplarına ‘Efendiler!’ diyerek başlamaktadır. Bunun sebebini de kendisi şöyle ifade etmektedir: ‘Efendiler! dediğim zaman bu, hanımefendiler ve beyefendiler demektir.’ Türk kadınına seçme ve seçilme hakkı verilmesi konusunda da şunları söyler: “Bu karar, Türk kadınına sosyal ve siyasal hayatta bütün milletlerin üstünde yer vermiştir. Çarşaf içinde, peçe altında ve kafes arkasındaki Türk kadını, evdeki uygar yerini yetkiyle almıştır. Uygar memleketlerin birçoğunda kadından esirgenen bu hak, bugün Türk kadınının elindedir ve onu yetki ve başarıyla kullanacaktır.”
1935 seçimlerinde 18 kadın milletvekilinin meclise girdiğini kaydeden Ulusan, “İlk kadın milletvekillerimizden Satı Kadın, daha önce Kazan köyü muhtarlığını yapmıştır. İstiklâl Savaşı’nda orduya malzeme yetiştirmek için mücadele vermiştir. Harf İnkılâbından sonra açılan Millet Mekteplerinde okuma-yazma öğrenmiştir. Milletvekilliği süreci, Atatürk’le tanışmasıyla başlar. Atatürk tanıştıkları gün, kendisine ‘Ne zaman doğdun?’ diye sorduğunda, ‘1919’da, Atatürk Samsun’a çıktığı zaman doğdum’ der. Bu hesaba göre 1934 yılında 15 yaşında olması gerekir, ancak 25 yaşlarında göstermektedir. Atatürk bunu sorduğunda ise ‘Paşam ben daha önce yaşamıyordum ki!’ diye cevap verir. Atatürk, Nuri Conker’e ‘İşte mebus olacak kadın’ diyerek, Satı kadının adını ve köyünü kaydettirir. Satı olan adını da Orta Asya Türkleri arasında ün yapan bir kadından esinlenerek, Hatı olarak değiştirir” şeklinde konuştu.
Daha sonra söz alan İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi Kadın ve Aile Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdür Yardımcısı Doç. Dr. Nilgün Nurhan Kara ise, “Manisa’nın Kadın Milletvekili Neriman Ağaoğlu” başlıklı konuşmasında, “Neriman Ağaoğlu, 15 Ekim 1961 tarihinde yapılan seçimlerde ilk olarak 12, daha sonra da 13. Dönem milletvekili olarak görev yapmıştır. Erenköy Kız Lisesi’ni bitirmiş ve Fransa’da bir yıl hukuk eğitimi almıştır. Manisa Milletvekili olan ve 27 Mayıs 1960 Askeri Darbesi’nde tutuklanan Samet Ağaoğlu’nun eşidir. Kendisi Mecliste görev yaptığı sürece af meselesi üzerinde önemle ve hassasiyetle durmuştur” şeklinde konuştu. Doç. Dr. Nilgün Nurhan Kara, bugün burada bulunabilmeyi ve bu şekilde özgürce konuşabilmeyi Atatürk’e borçlu olduğumuzu vurguladı ve herkesin Atatürk’e layık olabilmek için üzerine düşen görevleri en iyi şekilde yapması gerektiğinin altını çizdi.
Panelin sonunda, MCBÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Kıvanç Günhan, Manisa Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Daire Başkanı Fırat Özcan, Manisa Büyükşehir Belediyesi Sosyal Hizmetler Daire Başkanı Gökhan Aslan ve MCBÜ Kadın ve Aile Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Doç. Dr. Ülviyye Aydın tarafından konuşmacılara teşekkür belgeleri ve hediyeleri takdim edildi.